Hatay Dernekler Federasyon Başkan ve Yönetim Kurulu üyeleri, İstanbul’da bulunan Hataylı dernek başkan ve yönetim kurulu üyeleriyle bazı Hataylı iş insanlarını bir araya gelerek Hatay ekonomisinin nasıl düzeltileceği konusunda görüş ve düşünceler paylaşıldı.
İyi bir planlamayla, Arsuz Samandağ sahili değerlendirilerek Hatay’a 5 yıldızlı 100 otel kazandırılarak bölgenin istihdamdan bölgede yetişen ürünlerin değerlendirilmesi, esnafların kazançlarıyla kişi başı milli gelire kadar her alanda kazanılacağını belirten Niziplioğlu kişi başı 10 bin dolar gelire sahip olunabileceğine dikkat çekti.
Hatay Dernekler Federasyonu iftar yemeğinin ardından Uranüs Otel’de ‘Hatay Ekonomisini Düzeltmek İçin Neler Yapabiliriz’ konulu toplantı düzenleyen Ulusal İktisadi Düşünce Kuruluşu (ULİKAD) Başkanı Hataylı İş İnsanı Ömer Niziplioğlu, Hatay’ın Antalya’dan bir eksiğinin olmamasına rağmen başta turizmden olmak üzere hakettiği payı alamadığına dikkat çekerek, iyi bir planlama ve siyasi otoritenin harekete geçirilmesiyle Cannes, Nice, Dubai gibi turistik bir bölgeye dönüştürülebileceğinin altını çizdi.
Toplantının açılış konuşmasını yapan Hatay Dernekler Federasyon Başkanı Hüseyin Yılmazer, Hatay’ın tarihi, turizmi, doğası ve deniziyle eşsiz olduğunu bu önemli özellikleriyle turizmi geliştirmek için birlik ve beraberlik halinde hareket edilmesi gerektiğine işaret eden kısa konuşmasının ardından sözü Ulusal İktisadi Düşünce Kuruluşu (ULİKAD) Başkanı Ömer Niziplioğlu’na vedi.
HATAY İÇİN MUTLAKA BİRŞEYLER YAPMAK ŞART
Hatay’ın eşsiz potansiyelinin değerlendirilemediğine üzüldüğünü, kendini Hatay’a borçlu hissettiğini ve Hatay için birşeyler yapmak istediğini altını çizerek belirten Hataylı İş İnsanı, Ulusal İktisadi Düşünce Kuruluşu (ULİKAD) Başkanı Ömer Niziplioğlu, Hatay için mutlaka birşeyler yapılması gerektiğinin şart olduğunu, bunun yolunun ise birlik ve beraberlikten geçtiğine işaret etti.
Niziplioğlu, Hatay’ı düşünenin yok olduğunu, siyasetin duyarsızlığının da duyarlı hale getirmek için birlik ve beraberlik içinde baskı oluşturulması gerektiğini kaydederek bölge siyasetçilerine baskı oluşturularak Hatay’ın kullanılmayan potansiyelinin değerlendirilmesi ve harekete geçirilmesi için güç birliği gerektiğini belirtti.
Hatay’ın eşsiz uzun sahilleri, gastronomisi, tarihi, doğası ve inanç turizmi ile dünyada eşi benzeri olmayan bir kent olduğunu ancak bundan gerektiğince yararlanılamadğını bunun nedeninin ise Hatay’ın hiç bir politikasının bulunmamasından kaynaklandığına dikkat çekerek toplantıya katılan dernek yöneticilerinden Hatay ekonomisinin canlandırılması konusundaki çalışmalara destek istedi.
TURİZM BÖLGESİ İLAN EDİLİP TURİZME KAZANDIRILMALI
Ulusal İktisadi Düşünce Kuruluşu (ULİKAD) Başkanı Ömer Niziplioğlu, “Akdeniz turizmin havzasıyken biz sadece Antalya’dan ağırlıkla kazanım sağlıyoruz. Hatay, Adana ve Mersin kıyılarını da turizm bölgesi ilan edip, planlayıp turizme kazandırmalıyız” dedi.
Çalışmalarla Hatay’ın Dubai’ye dönüşebileceğine dikkat çeken Niziplioğlu, “Akdeniz’in en uzun, dünyanın en uzun 12. plajıına sahip olan Samandağ’a rağmen Türkiye sadece Antalya’dan kazanç sağlıyor. Eğer Hatay için yeni bir planlama yaparsak konaklama, yeme-içme, eğlence yerlerini sıfırdan tasarlarsak hatta bunun için uluslararası şehir plancılardan destek alırsak Cannes, Nice, Dubai gibi turistik bir bölgeye dönüştürebiliriz. En azından Antalya’nın yarısı kadar gelir elde edebiliriz” dedi.
12 AY TURİST AKIŞI SAĞLAYABİLİRİZ
Hatay’ın turist çekebilecek birçok özelliğinin bulunduğunu ifade eden Niziplioğlu, “600 aşkın UNESKO onaylı yemekleriyle güçlü gastronomisinin yanısıra öncelikle , tarihi, doğası, plajı harika. Sıcak bir denize sahip Ege’de sezon 2 ay iken Akdeniz’de 6 ay, Hatay’da ise bu 12 ay olabilir” dedi.
Tum bu eşsiz özelliklerinin yanısıra kültürel anlamda da Hatay’ın çok büyük bir zenginliğe sahip olduğunu ifade eden Niziplioğlu, “Farklı dinlerin ve kültürlerin bir arada yaşadığı şehirde; Dünyanın ilk kilisesi bulunuyor. Hristiyan ismi ilk kez bu ilde kullanılmış. Roma İmratorluğu’nun en büyük 3 ilinden biri. Hatay’da İslam, Hristiyanlık ve Musevi inançları iç içe yaşıyor. Cami, kilise ve havra yan yana bulunuyor. Bu özelliği ile yaşayan şehir sayısı çok azdır. Bu özelliğini göstermek için inanç turizmiyle 12 aylık bir turist akışı sağlayabiliriz. Meryem Ana’nın evini görmek için Kuşadası’na 2 buçuk milyon insanın geldiği göz önünde bulunduracak olursak Hatay’a ne kadar turist gelebileceğini tahmin etmek zor değil” dedi.
HATAY, TURİST GEMİ ROTALARINA EKLENMELİ
Niziplioğlu, 3 medeniyetin birleşip harmanlandığı zengin mutfağı nedeniyle gastronomi turları açısından da Hatay’ın potansiyelinin yüksek olduğunu aktardı. Hatay’ın gemi turlarının rotasına eklenmesi gerektiğini belirten Niziplioğlu, “Bunun için Samandağ veya Arsuz’a liman yapılması gerekiyor. Bu liman sayesinde Doğu Akdeniz gemi turuna Türkiye’yi de ekleyebiliriz. Sadece gemi turu sayesinde 1 milyon turist çekebiliriz” ifadelerini kullandı.
TURİZMİN CANLANMASIYLA HER SEKTÖR CANLANIR İŞSİZLİK BİTER GELİR PAYI ARTAR
Hatay’ın, turizm kenti olduğu takdirde ülkeye ve şehre birçok fayda sağlanacağını aktaran Niziplioğlu şunları söyledi: “İşsizlik biter. Hemen hemen her hanenin geliri artar. Çevre illere faydası olur. Şu an sadece yazlık konutlar yapıldığı sahili kaybediyoruz çok daha fazla gelire refaha ulaşabilme imkânı varken bu şekilde kalması hepimizin kaybıdır. Akdeniz’de sahili olan Mısır, Tunus, Fas gibi ülkelerin en büyük gelir kalemi turizmken en büyük sahiliyle Hatay’ın turistik olmayışına anlam veremiyorum.”
Hatay Dernekler Federasyon Başkan ve Yönetim Kurulu üyeleriyle, İstanbul’da bulunan Hataylı dernek başkan ve yönetim kurulu üyeleriyle bazı Hataylı iş insanlarını bir araya getirerek Hatay ekonomisinin nasıl düzeltileceği konusunda görüş ve düşünceler açıklandı.
Toplantıda konuşan İş insanı Erdal Özyurt ise yatırım için başka kentlerde bedava arsa vermelerine rağmen yatırım için Hatay’ı tercih ettiklerini belirtirken, Kumlu Belediye Başkanı Mehmet Deli ise, yapılan çalışmalar sonucunda istek ve talepleri siyasilere iletebileceğini söyledi.
Niziplioğlu’nun Hatay için bu düşünceleri Federasyon üyesi derneklerin yöneticileri ile toplantıya katılan iş insanları tarafından desteklenirken, güç birliği oluşturularak siyasilere istek ve talepleri içeren bir rapor hazırlanarak sunulması ve bu istekler üzerinde kararlılıkla durulması kararlaştırılarak toplantı sona erdi. (BAHRİ POLAT)