HATAY DAYANIŞMA DERNEĞİNİN ORGANİZASYONDA GERÇEKLEŞTİRİLEN HATAY MUTFAĞI HAKKINDAKİ BELGESELİ İZLEYİP SÖYLEŞİDE BULUNANLARA HATAY LEZZETLERİNDEN OLUŞAN BİR MENÜ İKRAMINDA BULUNULDU. KATILIMCILAR MEMNUN AYRILDI.
Hatay ve Hatay Mutfağı ile Hatay Kültürü konuları başta olmak üzere çeşitli kültürel hizmetlere imza atan Hatay Dayanışma Derneği, Gastronomi Turizm Derneği işbirliğiyle Hatay Gastronomisi açısından oldukça önemli bir kültür hizmetine daha imza attı.
Hatay Dayanışma Derneği, Gastronomi Turizm Derneği’nin desteğiyle Taksim’deki derneğin etkinlik salonunda, Prf. Dr. Sedat Cereci tarafından hazırlanan ‘Tennur’dan Diste Hatay Mutfağı’ belgeseliyle ilgili film gösterisi yapıldı. Hatay mutfağı konusunda verimli bir söyleşi gerçekleştirildi.
Film gösterimi ve söyleşinin ardından tüm katılımcılar, İstanbul’da Hatay mutfağı yiyeceklerini müşterilerine sunan bazı belli başlı restauratlar tarafından hazırlanan Hatay yöresel yemek ve yiyeceklerle hep birlikte iftar açıldı.
Fahir Semir Abacı başkanlığındaki dernek yöneticilerinden Ruşen Özgen, Hüseyin Cahit Barutçu, Nisa Leyla, Selva Abacı, Nazlı Dağ ve 4 kız öğrenci üyenin ev sahipliği yaptığı
17 Mart 2024 pazar günü saat 17.00’de derneğin Taksim-Talimhane’deki lokalinde düzenlenen ve Fahir Semir Abacı başkanlığındaki dernek yöneticilerinden Ruşen Özgen, Hüseyin Cahit Barutçu, Nisa Leyla, Selva Abacı, Nazlı Dağ ve 4 kız öğrenci üyenin ev sahipliği yaptığı etkinlikte konuşan Hatay Dayanışma Derneği başkanı Fahir Semir Abacı şöyle dedi:
HATAY MUTFAĞINI YENİDEN AYAĞA KALDIRMAK HEPİMİZİN GÖREVİ
Değerli konuklar hepiniz Hatay Dayanışma Derneğine hoş geldiniz. Bizim burada toplanma amacımız ‘Tennurden Dıste’ belgeselini izlemek, Hatay mutfağının tarihi kültürüne dikkat çekmek ve depremden sonra yeni yapılaşmada Hatay il ve ilçelerinde Hatay mutfağına uygun gastronomi sokaklarının planlanıp hayata geçirilmeleri için dikkat çekmektir.
Burada bulunan; MKÜ Öğretim üyesi değerli Prof. Dr. Sedat Cereci’ye, değerli basın mensuplarına, değerli gastronomi yazarlarına, değerli hocalarıma, değerli Hatay mutfağını yaşatan restoran sahiplerine pastahanecilerine ve yöresel ürün üreticilerine, bu etkinliği birlikte organize ettiğimiz ve benimde üyesi olduğum değerli GTD İstanbul Gastronomi Turizmi Derneği başkanı Gürkan Boztepe’ye, ‘Antakya Mutfağı’ ve ‘Sokak Lezzetleri’ kitaplarının yazarı Mehmet Tanrıverdi’ye, ‘MU’ kitabında mutfak şiirlerine yer veren üyemiz şair Nisa Leyla’ya, ‘Mınınna’ isimli romanıyla Hatay mutfağının olmazsa olmazı ‘Keşkeği’ konu alan Özge Doğar’a, ve siz değerli konuklara katılımınızdan dolayı teşekkür ederken Hatay Dayanışma Derneği yönetimi adına tekrar bütün konuklara hoş geldiniz diyorum.
Şimdi size çok eski bir tarihe sahip olan Hatay’ın kısa bir özetini geçelim:
Hatay Türkiye’nin güneyinde bulunan bir ildir. Tarihi oldukça zengin ve çeşitlidir. Antik çağlarda birçok medeniyetin izlerini taşır. Özellikle Antakya şehri tarihiyle ön plana çıkar.
Antik roma döneminde Antiokhia olarak bilinen Antakya, tarihi boyunca Roma imparatorluğu, Bizans imparatorluğu, Emevi ve Abbasi halifelikleri, Selçuklu imparatorluğu ve Osmanlı imparatorluğu gibi birçok medeniyetin hüküm sürdüğü bir merkez olmuştur.
Bu bölge aynı zamanda tarihi ipek yolunun bir parçası olarak önemli ticaret yollarını barındırmıştır.
Hatay, Fransa mandası altında olan bir bölge iken, Mustafa Kemal Atatürk’ün diplomasideki başarısı ile 1939 yılında Türkiye’ye katılmıştır.
Bu nedenle Hatay’ın tarihi kültürel ve dilsel olarak çeşitli etkileşimlere sahiptir. Tarihi ve kültürel zenginlikleri ile bilinen bir turistik destinasyondur Hatay.
Bu saydığımız medeniyetlerin bu topraklarda bıraktıkları mutfak kültürü bu imparatorluklar yok olunca kaybolmadı. Hatta her yüz, yüz elli yılda bir yaşanan depremlerde mutfak kültürünü yok edememiş ve bu mutfak tarihin bize bıraktığı en değerli miras olmuştur.
Onca depreme rağmen yaklaşık 600 çeşit yemeğin kaydedildiği Hatay mutfağı zenginliğini korumuş ve korumaya devam edecektir. İzlediğimiz belgeseldede bu çeşitliğe bu zenginliğe şahit olduk.
6 Şubat 2023 tarihli deprem sonrası bu güzelim mutfağın ayakta kalması için üreticilerin, esnafın maddi ve manevi desteğe ihtiyacı var. Yeniden yapılanması planlanan Hatay il merkezi ve ilçelerinde belediyeler ‘Gastronomi Sokaklarını’ hayata geçirmede planlarının ilk sırasına koymaları çağrısı yapıyoruz. Bu konuları içeren talepler Hatay il merkezi ve ilçelerine seçimlerden sonra gidilerek belediye başkanlarına Hatay Dayanışma Derneği, Gastronomi Turizmi Derneği ve MKÜ öğretim üyesi Prof. Sedat Cereci imzalı tavsiye mektubumuzu takdim edip konunun takipçisi olacağımızı anlatacağız.
Zaten burada toplanmamızın amacıda budur.
Değerli hocamız MKÜ öğretim üyesi sayın Prof. Dr. Sedat Cereci’nin büyük bir titizlikle hazırladığı ‘Tennurden Diste’, yani ‘Tandırdan Kazana’ isimli belgesel bu mutfağın Sümerlerden günümüze kadar taşıdığı tarihi kültüre işaret ediyor olması tesadüf değildir.
Belgesel gösteriminden sonra başlayan söyleşide söz alan Prof. Dr. Sedat Cereci ‘Hatay mutfağı kültürüyle tarihe ışık tutan en önemli mutfaklardan biridir’ dedi. Daha sonra
‘Hatay mutfağı Hiristiyan, Yahudi, Sünni, Alevi, Kürt, Türk, Arap, Ermeni, Rum, Süryani mutfak kültürlerinin harmanlandığı yerdir’ diyerek sözlerini tamamladı.
GASTRONOMİ TURİZM DERNEĞİ BAŞKANI BOZTEPE’DEN MAHARETLİ ŞEFLERE TEŞEKKÜR
Ardından söz alan GTD – Gastronomi Turizmi Derneği Başkanı Gürkan Boztepe ise Hatay mutfağının Türkiye içindeki önemine ve bu güzel lezzetleri ortaya çıkaran maharetli şeflerimize teşekkür etti.
Turizm ve gastronomi yazarı Cem Polatoğlu konuşmasında depremin Hatay’a ve Hatay insanına çok zarar verdiğini deprem öncesi Hatay için ne yapılması gerekiyorsa ihmal edilmemesi gereğinden bahsederken, ‘medeniyetin varlığını Antakya’yı gezerken her bir sokakta hissediyorduk ilerde aynı duyguları yaşayacağımız bir Antakya diliyorum’ dedi.
Artı Tv Haber direktörü ve Ortadoğu ülkeleri siyasi uzmanlarından Mersin doğumlu Musa Özuğurlu Hatay mutfağına olan bağımlılığını şu cümleyle tamamladı ‘Ben Hatay’a giderken sanki asıl memleketime gidiyor gibi hissediyorum kendimi’ diyerek sözlerini tamamladı.
Diğer katılımcıların söz almasıyla devam eden söyleşi sayın Prof. Dr. Sedat Cereci ve GTD başkanı Marka doktoru Gürkan Boztepe’ye Hatay Dayanışma Derneği yönetimi tarafından hazırlanan teşekkür belgeleri takdimi ile iftar saatinde son buldu.
Etkinlik programının tamamlanmasının ardından dernek yöneticileriyle katılımcılar hep birlikte iftar sofrasına oturarak Antakya’dan gelen yöresel lezzetlerle, İstanbul’daki Hatay Mutfağını yaşatan restoranlarıdan gelen yemekler konuklara iftar saatinde ikram edildi. Çorba, peynir çeşitleri, babağannuc, haydari, tuzlu yoğurt, humus, yaprak sarma, İçli köfte, kaytaz, lahmacun, biberli ekmek, kömbe, kabak tatlısı ve künefe ikramlarında bulunuldu.
ABACI LEZZETİN ADRESİNİ GÖSTERDİ
Etkinliğe katılarak Hatay mutfağının lezzetlerini tadarak beğenenlere tattıkları lezzetleri bulabilecekleri işletmelerle ilgili bilgilendirmede bulunarak sözlerini şöyle sürdürdü:
İftar saatinde ikram ettiğimiz lezzetlere sponsor olan firmalara aşağıda instigram ve telefonlarından ulaşabilir ailelerinizle mekana giderek yemeklerini tada bilir yada sipariş edebilirsiniz. Sponsor olan işletme sahiplerine de tekrar çok teşekkür ediyoruz.
HATAY MUTFAĞI RESTORAN VE YÖRESELCİLER LİSTESİ
- Antakya – Zehra Mirioğlu – Şemun gıda – 0536 513 8500 – semungida,
- Mecidiyeköy İst. – Bora Yamaç & Hüseyin Fahracı – Salon Ekspres – 0532 600 3938 – salonexpress.tr,
- İskenderun – Abdullah Şenöz – Şenöz Pastahanesi – 0532 291 69 70 – senoz_pastane_cafe,
- Tünel İst. – Süleyman Gülüm – Antiochia Restoran – 0532 455 7922 – antiochiaconcept,
- Dolapdere İst – Şef Doğan Güç – The Local Grill (Antakya Mutfağı) – 0542 230 4254 – thelocalgrill,
- Kavacık – İst – (Antakya) – Burak Miski – Esmergil Baharat – 0533 237 3802 – esmergil,
- Okmeydanı İst – Mehmet Tanrıverdi – Antakyalı.com – 0535 621 7249 – antakyali.1961,
- Antakya – Elif Ovalı – Teofarm Gıda – 0532 540 7666 – teofarmantakaya.
