Ülkemizin çok değerli iki insanını kalleşçe katledilişinin yıldönümlerinde saygıyla anıyoruz.
Bu çok değerli, yurtsever insanlardan biri;
Arastırmaları, yazılarıyla Türkiye’yi karanlığa sürüklemek isteyenlerin sinsi planlarını ortaya çıkartarak bozan araştırmacı gazeteci yazar Uğur Mumcu…
Diğeri de görev aşkıyla kötüyle iyileri ayırdetmesini çok iyi bilen, devletle vatandaş arasındaki o ince ve hassas çizgiyi çok iyi dengeleyebilmek özelliğiyle halkın gönlünü fethetmiş bir polis müdürü; Diyarbakır Emniyet Müdürü Gaffar Okan.
Her ikisi de bu ülke için yüreğini hatta hayatını koyan ve ülke aşkıyla çalışan, konularında iyi yetişmiş çok değerli insanlardı.
Uğur Mumcu’nun kalleşçe öldürülüşünün ardından tam 30 yıl geçti.
Katillerinin bazıları yakalandı ve yargılanarak cezaya çarptırılsa da olayın sır perdesi aralanıp, ardındaki güçlerin kimler olduğu bir türlü belirlenemedi.
Ama bunu bizler biliyoruz. Güzel Türkiyemizi kargaşa ortamına sürükleyerek, bölüp parçalamayı ve yoketmeyi hedefleyen karanlık güçlerin çirkin oyunlarından biriydi mutlaka. Bunun aksini düşünen yok.
Olamaz da.
Bu ülkeyi savunacak nice Uğurlarımız var bizim. Uğurları kalleşçe katletmekle kötü emellerine kavuşamayacaklardır. Bu ülke Atatürk’ün çizdiği yolu kendisine ilke edinen milyonlarca ilerici ve aydınlarımız buna izin vermeyecektir.
Uğurumuzun ruhu şadolsun.
Aynı zamanda ülkemizin çok değerli, iyi yetişmiş bir polis müdürü Gaffar Okan’ın da güzelim ülkemizi parçalayıp bölmek isteyen karanlık güçler tarafından kalleşçe pusuya düşürülerek hunharca öldürülüşünün de 22. yıldönümüydü.
O’nu emniyet mensupları andı mı bilemiyoruz ama bizler unutmadık, unutmayacağız da. Bu çok değerli devlet adamı polis müdürümüz Okkan’ı da rahmet ve minnetle anıyoruz.
İki vatan şehidinin de ruhları şad mekanları cennet olsun.
Halkına kendini adamış vatanı ve ulusunun bölünmez bütünlüğü için canını bile seve seve verme kararlılığıyla görevlerini yapmanın bedelini canlarıyla ödediler.
Mumcu ve Okkan…
İkisi de ülkesini ve insanlarını seviyordu. Terörü lanetliyor, kökünün kazınması için mücadele ediyorlardı.
Uğur, yazdıklarıyla terör odaklarının ipliğini bir bir pazara çıkarmanın, Okkan ise teker teker yakalayıp adalete teslim etme mücadelesinin bedelini canlarıyla ödediler.
Eşsiz güzelliğe sahip ülkemizde huzur ve güvenin bozulmasını isteyen, bölünüp parçalanmasını ve yok olmasını isteyen karanlık güçler onları aramızdan kalleşçe aldılar.
Uğur Mumcu olsun, Gaffar Okkan olsun, ikisi de konularında çok iyi yetişmiş karanlığa karşı mücadele veren kişilerdi. Her ikisini de rahmetle anarken, terörü bir kez daha lanetliyor, dünya ülkelerinin teröre karşı ortak mücadele vererek kökünün kazınmasını diliyorum.